Eğitimde 13-18 yaş çok kıymetli…
Çocuklarımızın gelecek temellerinin atıldığı bu kıymetli dönemde alınan eğitim, yalnızca üniversitedeki başarılarına imza atmaz, dünyaya açılmalarını sağlarken, geleceklerini de şekillendirir.
İngiliz eğitim sisteminin dayandığı temel prensipler de, tam bu döneme verdiği önemle bir adım öne çıkıyor. Bu sebeple İngiltere dünya ülkeleri tarafından en önemli eğitim merkezi olarak tanınıyor.

Bundan 5 yıl önce İngiltere’de lise eğitimi dendiğinde, ebeveynler çocuklarını uzun pazarlıklar sonucunda ikna edebiliyorlardı. Ancak son zamanlardaki gözlemlerim şunu gösteriyor:
Öğrenciler ne istediğini çok iyi biliyor, kararlı adımlarla bu eğitim macerasına atılmaya istekliler.
Hayatları için çok önemli bu kararın, sebep-sonuç ilişkisi ışığında alınmasına büyük özen gösteriyorlar.
Dünyanın hızlı değişimini yakından takip ediyorlar; daha 12 yaşındayken 18’ine geldiklerinde nerede olmak istediklerinin farkındalar.
Doğru eğitim sisteminin dev bir dalga olduğunu düşünürsek, sörfleriyle bu kusursuz dalgayı en başından yakalamak için çok istekliler.
Ve tüm bunları, onlarla bir araya geldiğim ilk mentorluk toplantısında dile getiriyorlar.

Gelecek hayallerindeki belirsizliğin silinmesi, umuttan ışığa doğru yürünmesi, bilinçli ve planlı bir eğitimden geçiyor. Gençlere yatırım yapmak ve değer vermek ise onlara bireysel olarak dokunabilen, yeteneklerini fark ederek açığa çıkmasını teşvik eden kolejlerde verilen eğitim sistemi ile gerçekleşiyor.

Bu sektördeki 26 yıllık tecrübeme dayanarak, mutlu ve başarılı bir geleceğin erken yaşlarda çizilmiş hedef odaklı bir eğitim haritasından geçtiğini söyleyebilirim.
Stephen Zweg’in “Dünya’yı değiştiremiyorsan, dünyanı değiştir” sözünden hareketle diyorum ki, “Bir insan değişir dünya değişir.”
Çocuklarımızın köklü bir eğitim ile dünya vatandaşı olarak yetiştirilmesi, onlara vereceğimiz en kıymetli hediye.

Sizlerle Prof. Dr. Halil Coşkun’dan aldığım kısa bir teşekkür mesajını paylaşmak istiyorum.

Ömür Yeğinsu

Güzel kızım Alya Coşkun iki yıldır lise eğitimi için ciddi bir emek vererek hazırlandığı ‘The Leys Cambridge-England’ sınavını kazandı. Kendisini tebrik ediyor ve gurur duyuyorum.
Bu süreçte Alya’nın okul seçiminde ve hazırlanmasında en ince ayrıntısına kadar destek sağlayan danışmanımız Ömür Yeğinsu’ya ailece teşekkür ediyoruz.
İki yıl önce TEOG sınavına girmeme kararını Berna Uslu Coşkun ile birlikte aldığımızda, birçok dirençle karşılaşmıştık. Bugün geldiğimiz noktada aldığımız riskin ne kadar yerinde olduğunu görüyorum.
2018 Eylül ayı itibari ile Cambridge’de başlayacak yeni öğretim yılında Alya için mutlu ve huzurlu bir eğitim süreci temenni ediyorum.